09.04.2009 tarihinde emekli oldum.Hemen akabinde sırtımda oluşan ağrıyla birlikte halsizlik, huzursuzluk kötümserlik hissetmeye başladım.Üşütmüş olabileceğimi ve bunun bir süre sonra geçebileceğini varsayarak bekledim. Birgün tesadüfen tansiyonumu ölçtürdüm , o yaşıma kadar hep düşük olan tansiyonum, 10/16 lar da seyrediyordu. Kardiyologa gittim.Tahliller ve anjiyo yapıldı.Anjiyo sonucu iyiydi fakat kan değerlerimde bazı anormallikler olduğu ve gastroentroloji ve nefrolojiye görünmemde fayda olduğu söylendi bunun üzerine Başkent Hastahanesi'ne başvurdum.İdrarda protein çok çok yüksek çıkıyordu, birçok tahlil ve ultrasondan sonra takipte kalarak yazlığa gittim.

Bir süre sonra sırtımın sol orta bölümünde yoğunlaşan ağrı ve buna bağlı halsizlik başladı.Öyle ki traş olmaya ve dişlerimi fırçalamaya dahi üşenir oldum. Oturduğum yerden kalmamak istemiyordum .İçimdeki huzursuzluk bezginlik de artarak devam ediyordu.Bulunduğum yerde hastahaneye gittim endoskopi ve kolonoskopi yapıldı.Bunların sonucu iyiydi fakat kanda yüksek iltihap olduğu ve Ankara'ya dönüşde en kısa zamanda bir üniversite hastahanesine gitmem önerildi,

Tekrar Başkent hastahanesine başvurdum.Çeşitli bölümlerden sonra Hemotolojiye yönledirildim. Burada yapılan tahlillerden sonra ilik biyopsi sonunda teşhis kondu ve tedavi planı yapıldı.İlk kemoterapi birkaç gün hastahanede yatarak verildi.Birinci kürden sonra Beyin cerrahisinde hastalikdan dolayı omurgada oluşan kırık için ameliyat oldum.Daha sonra ayakta kemoterapi devam etti.Bunu takiben bacak ve ayaklarımda şişme, yoğun ağrılar ve yürümekte zorluklar başladı.Tedavimi yürütmekte olan doktorum Sayın S. T. kök hücre nakil olmam gerektiğini bu nedenle A.Ü.Tıp Fakültesinden hocası Sayın M. B. ile irtibata geçtiğini tedavimin hocanın kontrolünde devam edeceğini söyledi.

Hoca ile görüştük.Nakil için beklerken tekrar kemoterapi almaya başladım.Bu arada ağrılarım çok fazlalaştı , nörolojiye gittim ağrı kesiciler kullanmaya başladım, kemoterapi sonucu nöropati başlamıştı. Otolog ilik nakli için İbni Sina Hastahanesinde afareze girdim.Nakil sıram gelince hastahaneye yattım.M. Hoca o ay nakil bölümünde kendisinin de nöbetci olduğunu söyleyince çok memnun oldum.Güvendiğim doktorumun nöbetçi olması benim için iyi bir şanstı.

Yatıştan 3-4 gün sonra nakil gerçekleşti.(Mart 2010) Bu arada ilk defa saçlarım döküldü.Titiz bir kontrol altına alındım.Tüm kemoterapiler sırasında mide bulantısı ve kusma olmadı.Nakilden sonra 10-15 gün çok zordu ağız ve boğaz yaralarından ötürü damardan beslenmeye başladım.Yüksek ateş ve halüsinasyonlar oldu.Yataktan kalkamıyordum, tuvalete gitmek bile çok zordu ,traş olma sorunu zaten kalmamıştı.Başta Sayın M. Hoca olmak üzere diğer doktorlar, hemşireler, kat görevlilerinden yüksek bir anlayış ve yardım gördüm.Tedavimle ilgili sürekli bilgilendirildim. Moralim en zor günde bile bozulmadı.Bu atmosferde umudumu ve yaşam sevincimi hiç kaybetmedim.

Taburcu olduktan sonra ilk zamanlar sık sık daha sonra altı ayda bir kontroller devam ediyor.Ağrılar nakil sonrası geçti yürüyüşüm normale döndü.El ve ayaklarım da kısmi uyuşukluklar, koku ve tat alma duyularımda kayıplar olsa da nakilden beş yıl sonra kendimi iyi hissediyorum.

Tedavi sonucumun başarılı olması vesilesiyle başta Sayın Pr.Dr.M. B. olmak üzere ilgili herkese en kalbi şükranlarımı sunuyor ve gösterilen anlayış, sabır ve fedakarlık karşısında saygı ile eğiliyorum.

A. T.